Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına açık mektup.
Zaatıalinize bu mektubu yazmak zorunda kaldıgımız için inanın çok üzgünüz. Şartlar bizi buna zorladı ama o şartlarıda siz “Sayın” Başbakanın icraa ettiği kararlar zorladı.
Ermenistan Karabağda ve Azerbaycanın beş iyaletinde işgalci konumundayken sizler Batının isteği ile hava yolu trafiğini açtınız. Türklere yapılan soykırımı konuşmak yerine Ermeniye özrü tartşıyorsunuz! Bu işin “özrü kabahatinden büyük”.
Eğer soykırım konuşulacak ise 1915lerde Güney Azerbaycanda bizlere yapılan katliamı dile getirin. Çünkü kendi ana lisanımızı konuşturmayan İran adlanan yalancı İslam Cumhuriyyeti şu anda baskısı altında tutuğu insanlarin soykırımını konuşmaz. Konuşmuyorda. Hatta biraz daha gırtlağımıza basıyorlarki, sezimizi tamamen kessinler.
Bütün dünyada İslam kökenli diye geçinen ve bilinen A.K.P.’nin Ermenistan ile Türkiyeyi anlaşma yapmaya zorlayan siyasi kadroları olarak tarihin önunde hesap veremezsiniz. Hele İran 30 milyondan fazla Türk nüfusu türkçe konuşturmazken, Türk şehirlerinde türkçe isimlerle tabela dahi astırmazken, pençeleri bizlerin yüreğinde olan, sözde İslami asılda emparyalist Fars Şovonistliyi yapan İran ile siz, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak nasıl bu kadar rahat oturup anlaşmalar imzalayıp dünyaya onları savunursunuz? Tahran hakimleri Türkün ve İslamın en büyük düşmanlarıdır. Sizler ise o molaların kafasındaki iki metre beze ve hanımlarının kafasındaki bir metre beze bakıp onları kendinize yakın görüyorsunuz. Eğer öyle ise bizlerde Müslüman değilmiyiz? Bizlerde Türk değilmiyiz? Biz Güney Azerbaycan Türklerine İran adlanan yerde bırakın Müslüman hakkını, insanca yaşamak hakkını tanımıyorlar. Bu mudur İslami rejim? Ama siz onları Türkiye üzerinden her türlü propaganda imkanı tanıyorsunuz. Endişemiz işgalci İran Farslarının bize İranda yaptığını sizinde Türkiyede uygulamaya koyduğunuzu görmektendir. Türk milliyetçilerini ilgisiz bazı suç odaklari ile ortak gösterip yeni bir suç örgütü yaratmak ve o örgütede Türklüğün kültür kaynaklarindan birinin ismini vermek bizi rahatsiz ediyor. Bu işlere dahlinizin olmadığını düşünsek dahi seyirci kalıyor olmanız bile bir hüsnü kabuldür. Ergenekon ismini terör ile özdeşleştirmek büyük bir gaflettir. Oysa bir Türk asla ve asla bu gidişata seyirci kalamaz. Siz Türkiye Türklerin Başbakanısınız. Bizim gönlümüz sizin de seyirci kalmamanızdan yanadır. Biz, bu mektubu Güney Azerbaycan İstiklal Partisi olarak sizden bir istek için değil, hamaset için hiç değil, burada boğazlandığımızı bilin diye ve vicdanen rahatsız olun diye zaatialinize bilgi için yazıyoruz.
Sizler Türkiyede Türk milliyetçilerine karşı giriştiginiz her hamlenin arkasından bizlerin buralarda baskı rejimleri altında gördüğümüz zulmü duymanz için size bu mektubu yaziyoruz. Dünya bizi duymuyor, ama yanıbaşımızdaki öz kardeşlerimiz belki sesimize ses verir diye bu mektubu yazıyoruz. Bizim Güney Azerbaycan milletinden başka kimseye ümüdümüz yoktur. Ama tarih önünde sizlerin de sorumlu olduğunuzu düşünerek tarihe not düşmek için yazıyoruz.
Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin.
Güney Azerbaycan istiklal Partisi
Saleh Ildırım
azadtribnun
23 Aralık 2008 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder